Kıdem ve İhbar Tazminatı Ödenmezse Ne Yapmalı? Dava Süreci ve Zamanaşımı

İş sözleşmesi sona erdiğinde hak kazanılan kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı, işçinin en temel yasal hakları arasında yer alır. Ancak uygulamada ne yazık ki bazı işverenler bu yükümlülüklerini zamanında veya hiç yerine getirmeyebilmektedir. Peki, kıdem ve ihbar tazminatınız ödenmezse hangi yasal yollara başvurmalısınız? Dava süreci nasıl işler ve bu haklarınızı talep etmek için ne kadar süreniz var? Bu yazımızda, ödenmeyen işçilik alacaklarınız için atmanız gereken adımları, dava sürecini ve kritik öneme sahip olan zamanaşımı sürelerini ele alacağız.

Tazminat Hakları Ödenmediğinde İzlenmesi Gereken Adımlar

İşvereniniz tarafından yasal hakkınız olan kıdem veya ihbar tazminatı ödenmediyse, panik yapmadan ve planlı bir şekilde hareket etmek, haklarınıza en hızlı ve etkili şekilde ulaşmanızı sağlar. Bu süreçte atılması gereken ilk ve en önemli adım, hukuki süreci resmi olarak başlatmaktır. 2018 yılından itibaren işçi ve işveren arasındaki alacak ve tazminat davalarında dava açmadan önce arabulucuya başvurmak “dava şartı” haline getirilmiştir.

  1. Adım: Zorunlu Arabuluculuk Başvurusu

Kıdem ve ihbar tazminatı gibi işçilik alacakları için doğrudan İş Mahkemesi’nde dava açmak mümkün değildir. Öncelikle Adalet Bakanlığı Arabuluculuk Daire Başkanlığı’na bağlı arabuluculuk bürolarına başvuruda bulunmak yasal bir zorunluluktur.

Arabuluculuk süreci nasıl işler?

  • Başvuru: İşçi, işverenin bulunduğu yerdeki veya işin yapıldığı yerdeki adliyede bulunan arabuluculuk bürosuna başvurur. Bu başvuru ücretsizdir.
  • Arabulucu Atanması: Sistem tarafından otomatik olarak bir arabulucu atanır.
  • Görüşmeler: Arabulucu, her iki tarafı (işçi ve işveren veya vekillerini) bir veya birkaç toplantıya davet eder. Bu görüşmelerin amacı, tarafların mahkemeye gitmeden, ortak bir noktada anlaşarak uyuşmazlığı çözmelerini sağlamaktır.
  • Sonuç: Görüşmeler sonucunda taraflar anlaşırsa, anlaşılan hususlar bir “anlaşma tutanağı” ile kayıt altına alınır. Bu belge, mahkeme kararı niteliğinde (ilam hükmünde) olup, bu belgeye dayanarak icra takibi yapılabilir. Eğer taraflar anlaşamazsa, bu durum “anlaşamama son tutanağı” ile belgelenir.
  1. Adım: İş Mahkemesinde Dava Açılması

Arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamaması halinde, işçinin artık İş Mahkemesi’nde dava açma hakkı doğar. Arabuluculuk son tutanağının aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek, davanın usulden reddedilmemesi için bir zorunluluktur.

Bu aşamada bir avukattan profesyonel hukuki destek almak; dava dilekçesinin doğru hazırlanması, delillerin eksiksiz sunulması ve duruşma süreçlerinin takibi açısından büyük önem taşır.

İş Mahkemesi’nde açılan alacak davasında, işçi tazminatlara hak kazandığını ispat etmekle yükümlüdür. İşveren ise genellikle işçinin tazminata hak kazanmadığını veya ödemenin yapıldığını ispat etmeye çalışır.

Ödenmeyen Tazminatlar İçin Faiz Hakkı

Kıdem tazminatının zamanında ödenmemesi durumunda, fesih tarihinden itibaren işleyecek şekilde bankalarca mevduata uygulanan en yüksek mevduat faizi uygulanır. Bu faiz oranı, yasal faizden daha yüksek olduğu için işçi lehine önemli bir avantajdır. İhbar tazminatı için ise, işverenin temerrüde düşürüldüğü (örneğin ihtarname gönderildiği veya dava açıldığı) tarihten itibaren yasal faiz işler.

Kıdem ve İhbar Tazminatında Zamanaşımı Süreleri

Tazminat talep etmek için kanunda belirlenmiş sürelere uymak zorunludur. Bu sürelere zamanaşımı denir ve bu süreler geçtikten sonra dava açılsa dahi, karşı tarafın itirazı üzerine dava reddedilir.

Kıdem Tazminatında Zamanaşımı

4857 sayılı İş Kanunu’na göre, kıdem tazminatında zamanaşımı süresi, iş akdinin feshinden itibaren 5 yıldır. Bu süre, işçinin işten ayrıldığı tarihte işlemeye başlar.

İhbar Tazminatında Zamanaşımı

Kıdem tazminatında olduğu gibi, ihbar tazminatında da zamanaşımı süresi, iş sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren 5 yıldır.

Önemli Not: Zamanaşımı süresi, arabuluculuk sürecinin başlamasıyla durur ve son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren yeniden işlemeye başlar. Bu nedenle arabuluculukta geçen süre, hak kaybına neden olmaz.

Sıkça Sorulan Sorular

  1. Arabulucuya gitmeden doğrudan dava açabilir miyim? Hayır. İşçilik alacaklarına ilişkin uyuşmazlıklarda, 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu gereğince arabuluculuk sürecini tamamlamak bir “dava şartı”dır. Arabuluculuk son tutanağı olmadan açılan dava, mahkeme tarafından usulden reddedilecektir.
  2. İşveren iflas ettiyse tazminatımı alabilir miyim? İşverenin iflas etmesi durumunda işçi alacakları, iflas masasına kaydedilir. İşçi alacakları, Borçlar Kanunu’na göre “imtiyazlı alacaklar” arasında sayılır ve diğer birçok alacaktan önce ödenmesi gerekir. Ancak bu süreç teknik bilgi gerektirdiği ve uzun olabildiği için hukuki destek almak önemlidir.
  3. Dava ne kadar sürer ve masrafları ne kadar olur? Dava süresi, mahkemenin iş yükü, delillerin toplanma süreci ve dosyanın niteliği gibi birçok faktöre bağlı olarak değişmekle birlikte genellikle 1 – 2 yıl sürebilmektedir. Dava masrafları ise başvuru harcı, bilirkişi ücreti, tanık ve tebligat giderleri gibi kalemlerden oluşur. Davayı kazanan taraf, yaptığı yargılama giderlerinin ve yatırdığı harçlarının bir kısmını karşı taraftan tahsil etme hakkına sahip olur.